Bir fuar düşünün… Macera filmi gibi başlayan, mutlu sonu meşhur Türk filmleri gibi devam eden, Tarantino klasikleri gibi gerilim dolu biten…
Xiamen 2024, kelimenin tam anlamıyla rüzgar gibi geçti.
Son dakikada yetişen taşlar, fuar alanına giren tırları görünce birbirine sarılarak kutlama yapan Ege Maden İhracatçıları Birliği (EMİB) Yönetim Kurulu üyeleri, Umre ziyaretinde taşların yetişmesi için dua eden EMİB Başkanı ve fuarın sorunsuz başlaması…
Bu bölüm, öncesindeki büyük strese rağmen tatlı anılar olarak kaldı aklımızda belki ama fuardaki tablonun endişe verici olduğu bir gerçek.
Türk standlarının hiç alışık olmadığımız şekilde boş kalışı, yeşiller, bazı bejler, limestone ve traverten hariç Türk taşlarının beklenen ilgiyi görmemesi herkese “Çin pazarı nereye gidiyor” diye düşündürdü.
Bence diğer sorular da şunlar: Düne kadar Çin’de baş tacı olan Türk taşları mı bir anda demode oldu, yoksa Türk pazarlama anlayışında mı sorun var?
Çin’in kendi bünyesi ve yakın coğrafyasındaki taşlar, kartların yeniden karılmasına mı neden olacak? Brezilya taşlarını bir anda başrole çıkaran etken ne?
Bu sorulara vereceğimiz cevaplar ve o cevaplardaki cesaretimiz, 2030’a giden yola ışık tutabilir.
Yoksa tabloyu sadece dış etkenler üzerinden okuyacaksak, sağlıklı bir analiz yapmak zor görünüyor.
Öyleyse…
Şimdi geniş açıdan bir fotoğraf çekme zamanı.