Şöyle bir geçmişe dönüyorum. Doğaltaş sektörü ile tanışalı yaklaşık 4.5 yıl oldu. Fuarlar, yeni insanlarla tanışmalar, sohbetler…
Bu sohbetlerde doğal olarak gündem sektörün sorunları oluyor. Herkesin farklı farklı sıkıntıları olabiliyor ama genelde üç başlığın öne çıktığını söylemek mümkün…
Ruhsat süreçleri ve birim fiyatlardaki düşüş bu yazının konusu değil.
Hemen her görüşmemizde, Türkiye’de madenciliğe bakışın ne denli negatif olduğunu, bu algıyı değiştirmek adına bir şeyler yapılması gerektiğini söyledi sektörün önde gelen isimleri…
Bu noktada rahatlıkla söyleyebilirim ki, bu algıyı yenme yolunda doğru strateji bulundu.
Gerilmeden, tartışmadan. Sadece ve sadece insanlara madenciliğe ait farklı fotoğrafları göstererek.
Bu sabah bir kez daha CNN Türk’teki Çalışan Türkiye programına konuk oldu İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Başkanı Aydın Dinçer… Cem Seymen’in formatına uygun olarak yine önce rehabilite edilmiş bir maden sahasına gidildi. Kütahya’daki ilk durak Değirmisaz’dı. 1992’de terk edilen maden sahasına 30 bin fıstık çamı dikildiğini, bölgeye harika bir orman kazandırıldığını anlattı firma yetkilisi Emin Yüce.
***
İkinci durak yine Kütahya’daydı. Bu kez Tavşanlı Tunçbilek… TKİ Müdürü Recep Çelik anlattı, programı hazırlayıp sunan Cem Seymen hayranlığını dile getirdi.
Bölgeye yıllar içinde toplam 2 milyon 590 bin dikildiği, yöreye uygun olarak karaçam, sedir, ahlat, meşe, akasya, vişne ve ceviz ağaçlarının seçildiği, meyvelerin ekstra ekonomik katkı sağladığı aktarıldı.
***
Programın finalinde stüdyo konuğu İMİB Başkanı Aydın Dinçer’di. “Maden arazilerinin dönüşümünü, 15-20 yıl içinde sahaların bir ormana dönüşümünü görmek, şirketler içinde gurur kaynağı. Günümüzde zaten maden çıkarma işlemi tamamlandıktan sonra sahalarda rehabilitasyon işlemi yapılıyor” dedi ve stratejik anlamda kafalara kazınması gereken o vurguyu yaptı Dinçer: “Yapılan rehabilitasyon çalışmaları sonucu ortaya çıkan bu görüntü, madenciliğin yapıldığı sırada o bölgeyi zehirlemediğini, kalıcı hiçbir hasarın olmadığının en net kanıtı…”
Bir de önemli haber verdi Dinçer… Eski dönemlerden kalan ve rehabilite edilmemiş ocakların rehabilitasyonu için Maden Platformu’nun taşın altına elini sokacağını söyledi.
***
Gazeteciliğe 24 yılını vermiş biri olarak şunu net bir şekilde söyleyebilirim ki, madencilik algısını değiştirme adına doğru strateji budur. Bugün 5-10 rehabilite edilmiş örnek proje gösterirken yarın bunu 90-100’e getirirsek, söz değil icraatı insanlara sunarsak, o zaman farkı bir algının ortaya çıkması doğal bir sonuç olacaktır.
Bugün bu vizyonu ortaya koyan Aydın Dinçer bence bir teşekkürü hak ediyor.